Kevin McCoy: Metaverse Oyun Motorlarıyla Güçlenecek

Satoshi Nakamato’nun, 2014 yılında bitcoini (BTC) bir dijital para birimi haline getirdiği günlerde New York, Brooklyn’de yaşayan Kevin McCoy, bu yaklaşımın sanata da uygulanması konusuna kafayı takmıştı. 

Bir dijital sanatçı olan McCoy, müzelerin ve sanat galerilerinin kendisini dışladığını düşünüyordu. Ayrıca dijital sanat eserlerinin fiziksel ortamlarda sergilenme yapıları da sınırlıydı. 

McCoy, “O günlerde, ben de dahil, dijital sanatçıların yaklaşımı dijital eserden fiziksele uygulanacak bir parça, bir bölüm çıkarıp kullanmaktı. Bir heykel, bir baskılı ürün veya bir robot falan yapmaya çalışıyorduk. Yani sanat piyasasında yer almak için bu tür bir uygulama gerekliydi” diyor. 

McCoy, sekiz yıl sonra bugün bu hikâyeyi bize anlatırken arkasındaki OLED ekranda eşi Jennifer McCoy ile birlikte ürettiği “Quantum Leap: Dark Star” adlı NFT eseri görülüyordu. 

Quantum Leap sekiz tokendan oluşan ve yıldızların yaşam döngüsünü sembolize ederken formların ve renklerin değişimini ön plana çıkaran jeneratif, kod temelli bir NFT serisinden oluşuyor. Bu seri bir blok zinciri üzerinde token haline getirilen ilk sanat eseri olan Quantum’dan ilham almış.

McCoy, “O günlerde token temelli dijital sanat veya blok zinciri kullanarak eser sahipliği oluşturma konusunda kimse hiçbir şey bilmiyordu. Gerçekten büyük bir sorun söz konusuydu” diyor.

Sotheby’s, Quantum’u ilk oluşturulan NFT olarak nitelendirdi ve geçtiğimiz Haziran ayında 1,47 milyon dolara satıldı. McCoy’lar eseri, Frieze sanat festivalinde sergilediler.

McCoy, “NFT’ler dijital bir varlığa sahip olmanın yeni bir biçimini icat ettiler. Ve bu yaklaşım yok olamayacak kadar önemli” diyor.

NFT'ler ve Metaverse

Token temelli mülkiyet konusundaki yaklaşımının NFT’lere dönüştürmesine bire bir şahit olan McCoy, NFT’leri hayatın vazgeçilmez bir unsuru olarak görüyor. “Dünya git gide daha fazla dijitalleştikçe ve sanallaştıkça dijital mülkiyetin rolü de artacak ve bu artış üstsel gerçekleşecek. Böyle bir dünyada yaşayacağız.”

McCoy, önümüzdeki 5-10 yıl içerisinde yazılımların tokenlar ile çok daha güçlü ve etkin biçimde etkileşime gireceği bir döneme şahit olacağımızı düşünüyor.

“Metaverse oyun motorları tarafından şekillendirilecek. Tokenlarınızı ve cüzdanlarınızı oyun motoru ortamına bağladığınızda ana teknolojik katman tamamlanacak.”

McCoy, metaverse’ün bu halini oyun sektörünün gelişimine benzetiyor. “Bugünkü haliyle metaverse, Nintendo’nun 1985’de Mario Bros’u pazara sürdüğü döneme benziyor. New York’un labirente benzeyen lağımlarında oradan oraya koşturan iki tesisatçı kardeş çığır açtı ve filmi bile yapıldı. Mario Bros’Un orijinal hali kültürel bir dönüm noktasıydı.”